8. Hadis-i Şerif
عن البَرَاءِ رضي الله عنهما، قال: كان رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عليه وسلم، صَلَّى نَحْوَ بَيْتِ المَقْدِسِ، سِتَّةَ عَشَرَ شَهْرًا أَو سَبْعَةَ عَشَرَ شَهْرًا، وَكَانَ رَسُولُ اللهِ صَلى الله عليه وسلم يُحِبُّ أنْ يُوَجَّهَ إلى الكَعْبَةِ، فَأَنْزَلَ اللهُ عزَّ و جلَّ {قَدْ نَرَى تَقَلُّبَ وَجْهِكَ فِي السَّمَاءِ}. فَتَوَجَّهَ نَحْوَ القِبْلَةِ. وَقَالَ السُّفَهَاءُ مِنَ النَّاسِ، وَهُمُ اليَهُودُ: {مَا وَلّيهُمْ عَنْ قِبْلَتِهِمُ الَّتي كَانُوا عَلَيْهَا قُلْ لله المَشْرِقُ وَالمَغْرِبُ يَهْدي مَنْ يَشَاءُ إلَى صِرَاطٍ مُسْتَقِيم}. فَصَلَّى مَعَ النَّبِيِّ صلى الله عليه وسلم رَجُلٌ، ثُم خَرَجَ بَعْدَمَا صَلَّى، فَمَرَّ عَلَى قَوْمٍ مِنَ الأَنْصَارِ فِي صَلَاةِ العَصْرِ ،يُصَلُّونَ نَحْوَ بَيْتِ المقْدِسِ، فَقَالَ: هُوَ يَشْهَدُ: أَنَّهُ صَلَّى مَعَ رَسُولِ اللهِ صلى الله عليه وسلم، وأنَّهُ تَوَجَّهَ نَحْوَ الكَعْبَةِ، فَتَحَرَّفَ القَوْمُ، حَتَّى تَوَجَّهُوا نَحْوَ الكَعْبَةِ.
Bera bin Azib radıyallahu anh şöyle dedi:
“Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem Beytü’l Makdis’e doğru on altı veya on yedi ay boyunca namaz kıldı. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem kıblesini Kâbe cihetine çevirmekle emrolunmayı arzu ediyordu. Bunun üzerine Allah azze ve celle ‘Senin, yüzünü çok defa gökyüzüne çevirip durduğunu elbette görüyoruz. İşte şimdi hoşnut olacağın bir kıbleye seni döndürüyorum: Yüzünü Mescid-i Haram tarafına (Kâbe’ye) çevir. Ey Müslümanlar! Nerede bulunursanız siz de yüzlerinizi onun tarafına çevirin.’ (Bakara Suresi 144. ayet-i kerime) ayetini indirdi. Bunun üzerine Allah Resûlü ve Müslümanlar namazlarında Kâbe’ye yöneldiler.
‘İnsanlar içinde beyinsiz olanlar -ki onlar Yahudilerdir- dediler ki: ‘Onları, şimdiye kadar yöneldikleri kıbleden vazgeçiren nedir?’ diyecekler. Şöyle de: ‘Doğu da Allah’ın, batı da. O dilediğini doğru yola iletir.’ (Bakara Suresi 142. ayet-i kerime)
Nebi sallallahu aleyhi ve sellem ile bir adam namaz kıldı. Namaz kıldıktan sonra çıktı ve ikindi namazını Beytü’l Makdis’e doğru kılan Ensar’dan bir topluluğa rast geldi. Kendisinin Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem ile beraber namaz kıldığına şehadet ederek O’nun Kâbe’ye yöneldiğini söyledi. O cemaat de namazda oldukları hâlde Beytü’l Makdis cihetinden Kâbe’ye doğru yöneldiler.”
(Buhari, 399)
(İkisi ters istikamettedir. Kâbe Medine’nin güneyinde, Beytü’l Makdis ise Medine’nin kuzeyindedir.)
